Meme Kanseri Merkezi

• Aylık Kendi Kendine Meme Muayenesi: Bu yaş grubunda da her ay kendi kendine meme muayenesi önerilir. 

• Yıllık Klinik Meme Muayenesi: 40 yaşından itibaren her yıl doktor tarafından klinik meme muayenesi yapılmalıdır. 

• Mammografi: 40 yaşından itibaren her yıl düzenli olarak mamografi çektirilmesi önerilir. Mamografi, meme kanserini erken evrede tespit edebilen en etkili görüntüleme yöntemidir. 

Ailede meme kanseri öyküsü bulunanlar, BRCA1 veya BRCA2 gen mutasyonu taşıyanlar ya da diğer yüksek risk faktörlerine sahip olan kadınlar, meme kontrollerine daha erken yaşlarda başlamalı ve daha sık tarama yaptırmalıdır. Bu durumda, doktor tarafından genellikle daha erken mamografi, ultrason veya MRI önerilebilir. 

Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla oluşan bir kanser türüdür. Meme kanseri erken evrede belirti vermeyebilir, bu yüzden düzenli kontroller önemlidir. Ancak bazı belirtiler şunlardır: 

Yaygın Belirtiler: 

1. Meme veya Koltuk Altında Kitle: 

• Ele gelen, genellikle sert ve düzensiz sınırları olan bir kitle meme kanserinin en yaygın belirtisidir. Ancak kitleler her zaman kötü huylu olmayabilir. 

1. Meme Şeklinde veya Boyutunda Değişiklik: 

• Memede asimetri, bir tarafın diğerinden belirgin şekilde farklı olması veya boyut değişikliği. 

1. Meme Ucunda Değişiklikler: 

• Meme ucunun içeri doğru çekilmesi (inversiyon), kızarıklık, kabuklanma veya akıntı (kanlı veya berrak sıvı). 

1. Ciltte Değişiklikler: 

• Meme cildinde kızarıklık, portakal kabuğu görünümü (peau d'orange), kalınlaşma veya çukurlaşma gibi değişiklikler. 

1. Meme Başında veya Cildinde Yaralar: 

• İyileşmeyen yara veya ülserleşme. 

1. Ağrı: 

• Meme veya meme başında ağrı veya hassasiyet, genellikle ilerlemiş vakalarda ortaya çıkar. 

Erken teşhis meme kanserinde hayati öneme sahiptir ve tedavi başarısını büyük ölçüde artırır. Erken teşhis için şunlar yapılmalıdır: 

1. Düzenli Kendi Kendine Muayene: 

• Her ay düzenli olarak kendi kendine meme muayenesi yaparak memedeki değişiklikleri erken fark etmek. 

1. Klinik Muayene: 

• Doktor tarafından yapılan düzenli klinik muayeneler, özellikle 40 yaş üstü kadınlar için çok önemlidir. 

1. Mammografi: 

• 40 yaş ve üzeri kadınlar, yıllık mamografi çektirerek meme kanserini erken evrede tespit edebilirler. Yüksek risk grubundakiler ise doktorun önerisi doğrultusunda daha erken yaşta ve daha sık mamografi yaptırmalıdır. 

1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri: 

• Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, alkol tüketimini sınırlama ve sigaradan kaçınma gibi sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları da meme kanseri riskini azaltabilir. 

1. Genetik Danışmanlık: 

• Ailede meme kanseri öyküsü olanlar veya genetik yatkınlıkları olanlar, genetik test ve danışmanlık alarak risklerini öğrenebilir ve uygun tarama programlarına dahil olabilirler. 

Erken teşhis, meme kanserinin tedavi edilebilirliğini artırır ve sağkalımı iyileştirir. Bu nedenle, belirtiler olsun ya da olmasın, düzenli tarama ve kontrolleri ihmal etmemek önemlidir. 

Kendi kendine meme muayenesi, meme kanserinin erken belirtilerini fark etmek için kadınların düzenli olarak uygulayabileceği basit ve etkili bir yöntemdir. Bu muayene, adet dönemi bittikten sonraki bir hafta içinde, memelerin en az hassas olduğu dönemde yapılmalıdır. Adet görmeyen kadınlar ise her ay aynı gün muayene yapmayı tercih edebilirler. 

1. Aynada İnceleme

• Üst Vücut İncelemesi: 

• Üst vücudunuzu çıplak bir şekilde aynanın karşısında durun ve kollarınızı yanlara bırakın. 

• Memelerinizin şeklini, boyutunu ve simetrisini inceleyin. Her iki meme arasında belirgin bir fark var mı? 

• Ciltte kızarıklık, çukurlaşma, portakal kabuğu görünümü, şişlik, ya da renk değişikliği olup olmadığını kontrol edin. 

• Kolları Kaldırarak İnceleme: 

• Kollarınızı yavaşça yukarı kaldırın ve bu pozisyonda memelerinizi tekrar inceleyin. Her iki memenin hareketine dikkat edin; biri diğerinden farklı hareket ediyor mu? 

• Göğüslerin altında, meme başı çevresinde ya da koltuk altı bölgesinde herhangi bir şişlik olup olmadığını kontrol edin. 

• Öne Eğilerek İnceleme: 

• Ellerinizi kalçalarınıza koyup öne doğru eğilin ve memelerinizi tekrar inceleyin. Bu pozisyonda ciltteki değişiklikleri ya da çekintileri daha kolay fark edebilirsiniz. 

2. Yatarak Muayene

• Meme Dokusu İncelemesi: 

• Sağ omzunuzun altına küçük bir yastık yerleştirip sağ kolunuzu başınızın altına alın. Sol elinizle sağ memenizi muayene edeceksiniz. 

• Üç parmağınızı (işaret, orta ve yüzük parmakları) düz tutarak hafif, orta ve sert basınç uygulayarak memenizi küçük dairesel hareketlerle inceleyin. 

• Muayeneye meme başından başlayıp saat yönünde veya yukarı-aşağı çizgiler boyunca ilerleyerek tüm meme dokusunu, özellikle meme altı ve koltuk altı bölgelerini inceleyin. 

• Diğer Meme için Tekrar Edin: 

• Sol omzunuzun altına yastık yerleştirip sol kolunuzu başınızın altına alın ve sağ elinizle sol memenizi muayene edin. 

3. Ayakta veya Duşta Muayene

• Duşta Muayene: 

• Sabunlu suyun kayganlığı muayeneyi kolaylaştırabilir. Ayakta dururken sağ elinizle sol memenizi ve sol elinizle sağ memenizi inceleyin. 

• Parmak uçlarınızı kullanarak, küçük dairesel hareketlerle memenizi, meme altını ve koltuk altını inceleyin. 

• Kitle veya Sertlik: Memede veya koltuk altında hissedilen sertlik, yumru veya şişlik. 

• Cilt Değişiklikleri: Meme cildinde çukurlaşma, kalınlaşma, kızarıklık veya renk değişikliği. 

• Meme Ucunda Değişiklikler: Meme ucunun içe doğru çekilmesi, akıntı (kanlı veya berrak sıvı), kabuklanma veya yaralar. 

• Meme Şeklinde veya Boyutunda Değişiklik: Memede asimetri veya boyut farkı. 

• Muayene sırasında fark ettiğiniz herhangi bir kitle veya anormal değişiklik fark ederseniz. 

• Meme başında kanlı veya berrak bir akıntı varsa. 

• Memede veya koltuk altında kalıcı bir sertlik veya şişlik hissederseniz. 

• Meme cildinde çukurlaşma veya kalınlaşma gibi belirgin değişiklikler varsa. 

Kendi kendine meme muayenesi, meme sağlığınızı takip etmek için önemli bir adımdır. Bu muayene, meme kanserini erken dönemde tespit etmede yardımcı olabilir, ancak bu muayene tarama yöntemlerinin yerine geçmez. Düzenli doktor kontrolleri ve önerilen tarama testlerini ihmal etmemek gerekir.